asksiirleri
SENSİZ OLAMIYORUM | |
Sen tıpta Tedavisi olmayan bir hastalıksın Sen uykusuz gecelerimin sabahında Gözlerimde mor halkasın Sen yazılmış ama gönderilmemiş bir mektupsun Sekersiz cay Tuzu fazla kaçmış yemek gibisin Sen içime işleyen bir üşüme Sadece kalbimde bir kor Ruhumda tahribatsın Bunca olumsuzluklara rağmen Ben sensiz olamıyorum Sen olmasan Havam olmuyor soluk alamıyorum Sen olmasan suyum olmuyor kuruyorum Sen olmasan bende ben olamıyorum Sen korkuyla uyandığım düşümsün Sen vaz gecemediğim çığlığımsın Sen adını paslı civiyle yüreğime kazıdığımsın Sen olmazsa olmazımsın Ben sensiz olamıyorum Sen benim baş belam Sen benim deli sevdam Sen benim hayatımın anlamsının İyiki varsın iyiki sensin |
GÜL YALAN OLDU | |
Gülün yalan oldu canım Gül bahceden talan oldu Gülün gülüşü soldu canım O şimdi elin oldu Gülün yaprağına çiğ düştü Yaz günü kar yağdı gövdesine Gül üşüyor canım Onu saranda el oldu Gülün tek umudu vardı canım Ayrıda olsa aynı kubbe altında yaşaya bilmektti Gülün tek avuntusu vardı canım Aynı havayı tenefüs etmek sevdildiğini bilmektti Şimdi gül yok canım Gül zaten hiç olmadı Gül yalandı, gül şimdide hayal oldu Bütün güller kurudu canım Gülün ömrü kısa oldu |
AŞKA DAİR
"İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman
Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.
Merdivenlerin oraya koşuyorum,
Beklemek gövde kazanması zamanın;
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum,
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.
Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
Cemal Süreya
GİDİYORUM
Gözyaşlarına aldırmadan sessizce...
Bir rüzgarla beraber,
GİDİYORUM...
Susmak yakışmaz derdin.
Ben ise, yine susuyorum.
Konuşma sırasını gözlerime bırakıyorum.
Çünkü dudaklarım anlatamaz sana.
Sebebi yok, sadece
GİDİYORUM...
Yordu beni yaşananlar.
Yoruldum artık.
Her anım bir işkence,
Her anım bir kabus.
Sonu yok,bitmeyecek biliyorum.
Belki uzzaklaşmak,belkide kaçmak.
Ne dersen de ama
GİDİYORUM...
Yusuf Çermik
Hayat olabilir misin Yaşamın Parçasıyım SENİ SEVİYORUM
Çöldeki kum olabilir misin
Veya ırmaktaki çakıl taşı
Köprü altında yatan çocuk
Hayat olabilir misin
Yaşayabilir misin tümüyle
Ölümü ve acıyı düşünerek
Gülebilir misin gülmeyenler için
Hayat olabilir misin
Ezgi olabilir misin dillerde
Savaşan bir çocuk veya
Aşkı için vuruşan bir kadın
Hayat olabilir misin
Ellerin tutabilir mi bir çocuğu elinden
Gözlerin görebilir mi ağlayanları
Aşık olabilir misin hesapsız
Hayat olabilir misin…
Bunun adına yaşam diyorlar
Yaşanmamış o kadar özlemler varki
Çocukluğum
Bir topaç'ı çeviriken
Aldığım keyif bile yok
Okula giderken
Kravatı cebimde götürdüğüm
Asiliğim,uçukluğum bile yok
Bunun adına yaşam diyorlar
Asi bir delikanlıyken
Baş kaldırışımın cesareti bile yok
Cebimde bir sigara parası bile olmaksızın
Yaşadığım o umursamazlıktan
Şimdi eser bile yok
Eğer bunun adı yaşamsa
Ben yaşıyorum
Sınırlı,sorumlu,saygılı bir fert olarak.
Artık ne çoçuğum,ne asiyim nede uçarı...
Yaşamın bir parçasıyım
sevmek; bakmak değil görmekse eğer,
sevmek; yanındayken başını
omuzuna koyabilmekse eğer,
sevmek; yanındayken yalnızlığı unutmaksa eğer,
SENİ SEVİYORUM....
sevmek; senle iken yere daha sağlam
basabilmekse eğer,
sevmek; yokluğunda seninleymiş gibi
hissetmekse eğer,
sevmek; hayallerine senide sokabilmekse eğer,
SENİ SEVİYORUM
sevmek; yatağa uzandığında, seni düşlemekse eğer
sevmek;sen üşüdüğünde gölgemle
seni ısıtmaksa eğer,
sevmek; sevdiğini çıklık çığlığa söylemekse eğer,
SENİ SEVİYORUM
sevmek; el ele tutuştuğunda kalbinde bişeylerin
kopmasıysa eğer,
sevmek; gözgöze geldiğin de hiç kıpırdamadan
bakabilmekse eğer,
sevmek; kalbini kalbinde hissetmekse eğer,
SENİ SEVİYORUM
SEN YÜREGİMDESİN
açmayan bir gülsün sen ruhumda
daha tomurcuksun gülüm canımda
seni sevmelere kıyamıyorum
askın damarlarımda yar kanımda
sanma ki bu bendeki kurşun yarası
beni vuran o ceylan gözlerin
aşkın içimde patlayan bir volkan
kor ateşler gibi yüreğimdesin
sen yüreğimdesin taa içerimde
sen ruhumun sonsuz derinliklerinde
yüreğimdesin en derinde
yalnız ben öleyim can alan kirpiklerinde
Bu Gece..!
Geldin sonunda gülüm vardım gayrı huzura
Hasretliği alnından vurdum artık bu gece
Gam çekmem hiç ölüp de girsem kara mezara
Yalnızlığıma bir son verdim artık bu gece
Çok bekledik nihayet birleşti ellerimiz
Ayrılığın adını unutsun dillerimiz
Kavuştuk bak sonunda ayrılmaz yollarımız
Soluyup varlığını sardım artık bu gece
Olmasın bugün sabah ağarmasın tan yeri
Durduralım zamanı çakıp göğe kameri
Yok bu anın ömrümde bulunmaz hiç benzeri
Seninle bak vuslata erdim artık bu gece
Düşmesin mutluluğun parıltısı gözünden
Sevdamızın hazzını yudumladım özünden
Gülünce güller açan masumane yüzünden
Toplayıp güllerini derdim artık bu gece
Mahkumum yüreğinde ferman sendedir gülüm
İster alır seversin ister sunarsın ölüm
Razıdır senden gelen her türlü derde gönlüm
Neyim varsa hükmüne serdim artık bu gece
İsa can gelişinle dindirdi özlemini
Izdırabı bitti bak saçtı tüm elemini
Okudu senin ile sevdaların ilmini
Aşkların zirvesine vardım artık bu gece
Ay dolunay
ay
seni yaşatıyor bana sevgili
yakamozlarla deniz beni
uzakları okşuyor ay ışıkları
kolların bomboş bilmekteyim
hissetmek
medcezirlerini bütün denizlerin
aşk cığlıklarını evrenin
yakomazların
çakıltaşlarının
tüm şarkıların sesinde
baktığım noktadan aydınlıkların
yansımasını anılarımın
sen ben ve nevbaharın
artakalan
zamane aşklarından
dolunay zamanlarının
yarımdan
iki karanlık
iki ay
gelişinden belli
mehtap
ay
dolunay
Yağmur Gözlüm
Yağmur gözlerinde bir küçük yaştım.
Yağmur gözlerinde çoğalıp arttım.
Yağmur gözlerinde berrak bakışlım.
Yağmur gözlerinde sele karıştım.
Pamuk saçlarında bir titrek teldim.
Pamuk saçlarında yeşerip geldim.
Pamuk saçlarında bahar kokuşlum.
Pamuk saçlarında yele karıştım.
Narin ellerinde bir şeffaf tendim.
Narin ellerinde sevmeyi bildim.
Narin ellerinde gül dokunuşlum.
Narin ellerinde ele karıştm.
Şefkatli yüreğinde atan bir kalptim.
Şefkatli yüreğinde bilip öğrendim.
Şefkatli yüreğinde, hayat nakışlım.
Şefkatli yüreğinden söze karıştım